Bu sitedeki lavinya.net forum/panolar sayfası bölümü 22 yıl önce yani 2002 yılında kurulmuş, 11 yıl önce 2013 yılında ise aktif kullanımı durmuştur. Güncel/yeni paylaşım yoktur. Yalnızca arşiv/nostalji için yayına açıktır.

Eziyorum Sana Olan Uzaklığımı

Makaleler, Yazılar, Şiirler ve sizin şiirleriniz.
Ayrıca bu panomuzu blog web günlüğü gibi kullanacağız. Lütfen yalnızca kendi yazı, şiir vb yazıları paylaşın.! Başkalarına ait eser ise; lütfen not düşün.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
kaaniscen
Takımdan
Takımdan
Mesajlar: 988
Kayıt: Cuma, Ağustos 22, 2008 19:59
İsim: kağan
Konum: Adana

Eziyorum Sana Olan Uzaklığımı

Mesaj gönderen kaaniscen »

bu nasıl delirmek bu
içimde kanal kanal sancı gondolları
sen acıların kontesi el sallarsın soğuk soğuk yangın sabahına uyanışıma
ölmek ne kelime tiranlarımda deprem kargaşası
kan işerim duvarlarına baktığın kentin küflenmiş sarımsılığına
bu deniz benim acılarımı taşıyamaz
bu deniz ıslanır asit yağmurlarında düşsel göğümün
bu deniz sırılsıklam bende çölleşmişliğinle
bu deniz aldırmazlığı kuşkulu sevişmelerinin
korkarım basmaya
topoğrafyasına içsel döngümün
bu kesme taşlar zifiri cehennem
bu taşlar anlarım senin yüreğinin özeti
bu taşlar kötülük sırlarını barındıran
ben yeri değil eziyorum sana olan uzaklığımı
her adımda ibresini şaşırmış felçli kartal ıssızlığım
kayalıklarını özleyen balabanın boyun büküklüğü şımartılmış ayrılığımız
satırlarına ihanet eden romansın
dizelerine yabancı şiir
kentine el olmuş evren gezgini
göğsünün kafesinde göğe ihanetli yaban sürüsü
sancılarımın koridorlarında ışığına rest çekmiş yakağandır
vücut ısısına duyarlı bir bombadır ölmek
ansızın olmalı diyorum loş deniz yorgunluğu gibi
ormanıyla vedalaşan bilge
yaşadıkça acı ne işe yararı kovalayan elinin artığı
çalıları aşkla tutuşmuş çalı kuşu eyüp sabırlı
nuhun gemisinde olmamak sanki yalnızlık
evren ve ben
kötülüğü düşünmenin peşinde aylak bir ozan
iyi olmak düşünmektir gece gündüz kötülüğü
acıdan yontmaktır güzelliği severek ozan olmak
sonrasının lakabı ölüm
kod adı: müthiş yalnızlığın dolaşması ayaklarına
canlı renkleri boşlamış çan kuleleri beyninin
ve gridir tüm fasıl sesler
hayat yalnızlık karmaşasının ucunda iki uçlu keskin bıçak
haydi başla aryasına aptallığın
her üye kendinden menkul bir havari ve yalın değil konuşmalar
kendiyle sınırlı her ses bizsiz ah o işte
o bizim yaman olmaklığımız



kağan işçen...
Cevapla