yaşam alanım kısıtlanıyor ve daha az soluk alabiliyor gibiyim,
gitmeler korkutur..
ama gitmeli artık.
gemiler içimi ezip gideli,fenerlere hacet kalmadı..
saf karanlık..
biliyormusun; nova söndü.
sonra dünyaya düştü.
şimdi milyonların arasında çakıl taşı
ve şanslıysa yeri deniz kenarı..
...
artık senin haberin olmayacak açan çiçeklerden..
Bu sitedeki lavinya.net forum/panolar sayfası bölümü 22 yıl önce yani 2002 yılında kurulmuş, 11 yıl önce 2013 yılında ise aktif kullanımı durmuştur. Güncel/yeni paylaşım yoktur. Yalnızca arşiv/nostalji için yayına açıktır.
hoşçakal feridun,hoşgeldin feridun düzağaç..
içimdekinin adını koydun,ne zamandır uzun uzadıya mırıldandığım sevgiyi,özlemi,belki biraz tebessümü,birazcık kırgınlığı yükleyememiştim cümlelere,artık biryere aitler.
''sarkıların uzağında artık,bir melodi ağlıyor şimdi''
--------
Ben seni hiç sevmedim ki
Durgun akşamlarda söylediğimiz şarkıları sevdim
Bir çiçeğe gülmeni sevdim
Birde yıldızları sevdim
Eylül akşamlarında gelip,
Gözlerinde tutulan.
Ben seni hiç sevmedim ki
Beni yola koyduğunda ayrılmayı sevdim --
''sarkıların uzağında artık,bir melodi ağlıyor şimdi''
--------
Ben seni hiç sevmedim ki
Durgun akşamlarda söylediğimiz şarkıları sevdim
Bir çiçeğe gülmeni sevdim
Birde yıldızları sevdim
Eylül akşamlarında gelip,
Gözlerinde tutulan.
Ben seni hiç sevmedim ki
Beni yola koyduğunda ayrılmayı sevdim --
Şimdi uzak bir kenttesin
Ve yağmur yağıyorsa
Düşüyorsam yüreğine tane tane
Gelirim, serilirim kıyılarına
Gelirim, karışırım çığlıklarına
Sokulurum derin (seher) uykularına
Bak işte akşam oldu
Ve suskundur tüm sokaklar
Çok uzaklarda bir kadın
Yüreğinin perdelerini sımsıkı kapatmıştı
Belki de bu perdelerden bunalmıştı
Karanlığa alışan gözleri
Yüreğinin kaynarında yanıyordu
İçinde köpekbalıklarının boğulduğu
Bir Kızıldeniz saklıyordu
Kirpiklerinin kıyısındaydı
İlk damla ayrıldı buluttan
Sonra ikincisi... Üçüncüsü
Issız sokaklardan, kırmızı kiremitlerden
Toz yükseliyordu
Hangi kaçış uğultusunu dindirebilir
İçinizdeki mavi karlı ormanın
HANGİ ÇINAR
DALLARININ KIRILDIĞI YERDEN İNLEMEZ.
Sonunda dağalyanı olmuşsa ömrünüzün
O sağnaktan orda kalan
Sargılar sarabilir mi yaralarınızı
O liman yürekte değilse eğer
Artık nereye sığınır insan
Bir ırmağın sesini alıp
Gitmek istiyorum
Sevdiğim hoşçakal
Ve yağmur yağıyorsa
Düşüyorsam yüreğine tane tane
Gelirim, serilirim kıyılarına
Gelirim, karışırım çığlıklarına
Sokulurum derin (seher) uykularına
Bak işte akşam oldu
Ve suskundur tüm sokaklar
Çok uzaklarda bir kadın
Yüreğinin perdelerini sımsıkı kapatmıştı
Belki de bu perdelerden bunalmıştı
Karanlığa alışan gözleri
Yüreğinin kaynarında yanıyordu
İçinde köpekbalıklarının boğulduğu
Bir Kızıldeniz saklıyordu
Kirpiklerinin kıyısındaydı
İlk damla ayrıldı buluttan
Sonra ikincisi... Üçüncüsü
Issız sokaklardan, kırmızı kiremitlerden
Toz yükseliyordu
Hangi kaçış uğultusunu dindirebilir
İçinizdeki mavi karlı ormanın
HANGİ ÇINAR
DALLARININ KIRILDIĞI YERDEN İNLEMEZ.
Sonunda dağalyanı olmuşsa ömrünüzün
O sağnaktan orda kalan
Sargılar sarabilir mi yaralarınızı
O liman yürekte değilse eğer
Artık nereye sığınır insan
Bir ırmağın sesini alıp
Gitmek istiyorum
Sevdiğim hoşçakal