to lavinya

[fotosentez]

ya evet mümkünse sevinirim
yani ben aradan kelimeleri seçip bildiklerimi tercüme edince pek olmuyo karışıyo da anlamadım pek bişey

[sinan]

Bozcaada: Wish you were here Lavinya...
burda olmanı dilerim (isterim) lavinya..

sinan: i so try to forget you, but can't forget you myLavinia
seni unutmaya çok çalıştım, ama unutamadım lavinyam.

hazan: everybody can be hurts..
herkes kırabilir (kırıcı olabilir)

sinan: that right
bu doğru..


yanlış çevirmiş olabilirem. türkilizcem bu kadar

[fotosentez]

sağolasın abicim türkilizce lafına da bayıldım...lavinya gitmezse lavinya olmaz belki de...

[sinan]

yok be yaprak. orda yazdığım lavinya sayılmazdı. gelmedi ki gitsin ayrıca

ama lavinyam gitmesin isterdim.. böyle olmasın isterdim. onca yaşananlara yakışmayacak bi gitme bu..

[fotosentez]

gitti mi ki gerçekten?

[sinan]

gelmemek ile gitmek aynı sayılırsa, gitti. veda etmeden..

[fotosentez]

ama niye...?beklendiğini bile bile..umutları yakıp yıkıp niye...?

[sinan]

görsem sorucam

[fotosentez]

iyi dimi?

[sinan]

görsem sorucam

[fotosentez]

peki görmeden sormadan haberleşmeden gittiğini nerden biliyosun yada gelmeyeceğini...

[yasemin]

fotosentez demiş ki....
peki görmeden sormadan haberleşmeden gittiğini nerden biliyosun yada gelmeyeceğini...
Güzel soru cevap alalım

[sinan]

i so tried but i failed

[fotosentez]

türkilizcesi lütfen

[sinan]

çok denedim, ulaşamadım