kırlangıç heyecanıyla koşardım o zaman
mor bulutlara düşkün acar saflığıyla
kışlar bütün şehirlere aynı dostanelikteydi
kötü sonlara hazırlardım acıyan ayaklarımı
hiçkimseyle
bir sonumuz olmayacağını bildiğim için
birlikte...
sıradan günler birbirini öyle bir kovaladı ki
sıradan olmaktan çıktı her şey güpegündüzlerde de
yağmurum ansızın olmadı hiç ıslanmaktan korktum da
canım arkadaşlarımı çekti kırk yılın her günü
iyi dostluklar yaratamadık da geniş zamanlarda
kavgalardan değil kötü olmaktan korktum hep
sevgilim de olmadı hiç adını koyduğum bir aşkım da
hep tek tabanca gezdim
sonunda seve seve yalnızlığı sevdim
tek başıma...
sabah soğuğu yoksul sokaklarda
çocuk sesleriyle dile gelirken
bakımsız hasta evlerde
soluk soluğa yaşam telaşı homurtuları yükselirdi
güvercin öpüşlerinden bakışlarına uyanırdım
hiçbir zaman yanımda olmayacak bakışlarına
bilinmez tarihimdin
arı duru özgeçmişim
yoksun şimdim
hiç gelmeyecek sonram
dargın geleceğim...
sabah soğuğu
yaz kış
çamur kokularıyla
üstümde başımda nefes nefese hâlâ
değişen sadece
saçlarım
hastalanan bedenim
ve birlikte uzun yolculuklara çıkacağımıza dair
komik düşüncelerim...
özlemek zamanın ruha yazdığı şiirdir
çocuklukta gök rengi
gençlikte deniz
orta yaşta gece rengi
sonu belirsiz...
kağan işçen...
Kırlangıç Heyecanıyla
-
- Takımdan
- Mesajlar: 988
- Kayıt: Cuma, Ağustos 22, 2008 19:59
- İsim: kağan
- Konum: Adana