O'nun, yakılmış siyah naylondan,
Ellerime damlayan soğuk elleri,
İçimden kusacaklarıma değmesin..
Bir sinsi duruşluk,
Beş kuruşluk olmasın ,
Beyaz yanları kalbimin...
Geleceksem eğer bu gece,
Önce yola çıkmalıyım..
Kendime telefon edip,
İzin almalıyım acımdan..
Kendime gelişimde
İlkin;
' Yolumda yılanlar mı,
Yalanlar mı ,
Yoksa boşunalıklar mı var? '
Diye sormalıyım ben..
Ne hassas bir kalbi var aşkın
İğne batınca kalplerine,
Ölüyor aşk sokağının kedileri...
Oysa ben O'na kızmıyorum
O'nun adına üzülüyorum..
Çünkü O'nun adına,
Neden üzüldüğümü,
Bilebilme ihtimalini,
Vermeyecek hayat O'na...
'O'nun elleri güzeldi
Oysa...
Düşlerim vardı benim..
O'nunsa elleri güzeldi..
Bu sözleri anlamayacak
Düşlerim var benim.
Ve üzüntülerim fazlaca,
Yalnızca O'nun adına..
Oysa ellerinde çiçekler
O'ysa ellerinde çiçek bahçeleri
Geziniyordur şimdi..
Karşılığında anlamsız
Düşlerim var benim..
Ve ben O'na kızmıyorum
O'nun için üzülüyorum çünkü..
' Kusacaklarıma değmesin elleri.. '
erhanönder
tarih: yakınbirtıksesi
aslında;
milattansonraikibindokuz
ocakyirmiüç
saatyirmiüçsıfıryedi