sokak söylenceleriyleyim
duru yalnızlıklara zamansız
kısaydı her şey
yağmurdaki gölgeyi uzattım bir
sözlerini ezberleyemediğim şarkıyı bir de
yaz kumruları olurdu bazen
unutulması gerekli park oturmaları
ömrün aynası yok
düş kuyularından çıkamaz olmuşuz
anlatılması mı güç yaşanması mı
yalın yapıldak uzak düşmüşüz sanrılarımıza
pazarlıksız ölüm günlerinde saydığımız
bulutlarla gitmeyi hep bir köşede tutmuşuz
ve hep ilk kendimize acımasız...
çıkacağımız kapıdan ötesini düşünmedenli günlere
çocuk sevdalar yamaçlı bir ağlama sesiyle
uyanır mıyız dersin üstad
bu hüzün kalabalığı çok kaba ne de olsa
içten dövüşken bir devrimci gibi
uzasın isterim her şeyin boyu ya
attığı her adımda hesap soracak bu çaresizlikten
son tuğlayı da çekecek altından yalanın
eşitleyecek acıyı bile
son eylemi tarihin
ilk çiy kokusunda saçlarının
ömrün aynası kendisi olacak o an
o an
kırılacak sultası anın...
kağan işçen...
Ömrün Aynası Yok
-
- Takımdan
- Mesajlar: 988
- Kayıt: Cuma, Ağustos 22, 2008 19:59
- İsim: kağan
- Konum: Adana