'Populer kultur sanatsal kaygilari olduruyor'
"Populer seylerin gercekten sanat kaygisiyla yapilmis seylere tercih edildigi, insanimizin cok farkli tepkilerle sevebildigi bir ulkede yasiyoruz. Bizim insanimiz cok merhametli; ...bir donanim var ama bir derinlik aramiyor."
A. KADIR OZBEK/DIHA/AMED
Muzige tutku ile bagli muzisyenlerden Feridun Duzagac, cikardigi sayisiz albumun ardindan gectigimiz aylarda 'Orjinal Altyazili' adli albumle populer muzik dunyasinda saglam bir yere oturdu. Bu albumle birlikte hayatinda bircok seyin degistigini ifade eden Duzagac, albumun kendisini sasirtan rakamlarda satis yaptigini soyledi. Populer kultur icerisinde adlandirilmak istemeyen sanatci, "Zamanla daha cok seyi yapamaz ve daha cok seyi ozleyecek hale gelecegim" diyerek sohret olmanin kaygilarini dile getirdi.
Duzagac ile muzik sevdasi, 'Orjinal Altyazili' sonrasi yasaminda meydana gelen degisiklikler, yasamindaki donum noktalari ve dinleyici profili uzerine konustuk.
-'Orijinal Altyazili'dan beklentileriniz neydi; nasil sonuclara ulasti?
Benim icin sarkilari yazarken de, studyo asamasinda da standart bir albumdu. Ama cok buyuk degisiklikler yaratti gercekten de. Album 2003 yil icerisinde cikan butun albumler icinde, yasal satisi itibariyla cok sasirtici sekilde dorduncu ya da besinci oldu. Bunu, once neye yoracagimi sasirdim. Yani sarki bazinda bir populerlik oldugunu dusunuyordum; ama bu turneden sonra anliyorum ki, "FD" degilmis, bu albumun asil hiti; "Alev Alev"mis. O da aslinda biraz daha kendimi iyi hissetmeme neden oluyor. Benim vermek istediklerime daha yakin bir tarz. Bir seylere alternatif olarak adlandirabilecegimiz tarzda, bir tikanmislik vardi zaten, hep ayni tarzda seyler yapiliyordu. Bu insanlara biraz degisik geldi. Bir de ben sekiz yil gibi, tirnak icinde, profesyonel kariyerin devaminda bu albumu sundum insanlara. Benle ilgili de belki bir seyler yavas yavas anlasildi. Yani cok satmis olmak ya da populer, bilinen bir adam olmak bana guc veriyor. Bundan sonraki albumumu daha iyi kaydedebilecegimi, daha dogru yerlerde konser yapabilecegimi dusunuyorum. Ama benim icin kucuk bir travma sureci oldu; cunku hic boyle bir beklentim yoktu.
-Yani aldiginiz tepki, beklediginizin cok mu ustundeydi?
Cok ustunde bir sey oldu. Yani hicbir zaman rakamsal olarak bir beklentim olmadigi icin ben bu kadar sure dayanabildim. Cunku bir bes yil, kimseler bilmeden de sarki soylemek icin direndim. Bunu ancak bir tutkuyla yaparsiniz; mantikla yapamazsiniz. Hedeflemedigim icin, hani bu baskalarinca kazanilmis bir basari; ama bence hayatimin hicbir evresinde sayisal bir basari olmadi benim icin.
-Medyanin yaklasimi nasil oldu? Populer olmanizda etkisi olabilir mi?
Aslinda bundan onceki "Tum Haklari Yalnizligimi Aittir" albumunun yazili basindaki yeri, destek mi diyelim, promosyon mu, o daha fazlaydi. O, elestiri, makale, haberlerde daha cok yazildi, islendi. Bu albumde oncelikle "FD"yi, "Alev Alev"i, "Nadas"i insanlar cok sevdiler. Tukiye'de 'hit'e dayali bir sektor var. Yani bundan onceki albumleri gonderdigimiz ve bugune kadar calmayan radyolar, insanlar bu sarkilara cok cabuk sahip ciktilar diye calmaya basladilar.
-Insanlar verdigi olumlu tepkilerden mi kaynaklandi bu durum?
Tabi ki. Yoksa hani, birilerinin tanidigi, birilerinin yakini diye gozumuzun icine sokulan, dayatilan insanlar da oluyor. Ama bizimki oyle bir durum olmadi. Cunku basinda mesafeli ve prensipleri olan, yeri geldiginde sozunu sakinmayan bir adam oldugum icin, benle ilgili bir sey yapmakta cok istahli degiller. Yani cok prensipler kurdum; magazin dunyasindan rafine olmaya calisiyorum, onun da etkisi var. Magazine karsi, populer kulture karsi yaptigim isi layikiyla yapmaya calisiyorum.
-Peki dinleyici kitleniz nasil simdi; nasil degisimler oldu?
Dinleyici kitlem kendini ikiye boluyor. Aslinda bunu ben de tetikledim. Cunku "Dipteyim Sondayim Depresyondayim" sarkisina kadar cok sinirli sayida, ama muzik zevki ve donanim acisindan cok farkli bir dinleyici profilim vardi. O parcadan sonra durum degisti ve son albumden sonra da gercekten genis bir kitleden soz etmek mumkun hale geldi. Onlar da kendilerini ikiye ayiriyorlar. Hatta sonradan fark edenler, bence anlamsiz bir sekilde ozur diliyorlar. Ilk gunden beri takip edenler sonradan katilanlardan duyduklari hosnutsuzluklari dile getiriyorlar. Butun bunlar yeri geliyor, sanik sandalyesine oturtuyor sizi.
-Tarziniz icin de populer rock deniyor!
Tarzimla ilgili, bugune kadar beni heyecanlandiran ve 'cok dogru demis' dedirten bir yorum bulmadim yani. Pop dedikleri zaman da rock dedikleri zaman da, populer-rock, yada pop-rock dedikleri zaman da tam olarak karsilamiyor. Yani bunun cok da adlandirilmasi gerektigini dusunmuyorum.
-Peki bunca ugrastan sonra populer olmak nasil bir duygu?
Yani bazen hosuma gitmedigi oluyor. Daha dogrusu ben yapi olarak, cok onde olacak bir adam degilim. Sahneye niye gozluklu ciktigim cok soruluyor. Cunku ben insanlarin gozune direk bakamiyorum; utangac bir adamim. Bu albumden sonra hem cok guzel seyler oluyor, hem de acikcasi kaygilaniyorum. Beyoglu'nda artik yuruyemiyorum, bu benim icin bir luks haline geldi. Daha hizli adimlarla ve yere bakarak yurumek zorunda kaliyorum. Zamanla daha cok seyi yapamaz ve daha cok seyi ozleyecek hale gelecegim. Bunun tersine, cok guzel seyler de oluyor. Mesela hic ihtimal vermedigim anlarda adimin anilmasi; hic ihtimal vermedigim kisilerce sevilmek guzel.
-Onceki albumleriniz duyulmadi ama son iki albumle birlikte genis bir kitleye ulastiniz. Muzikseverlerin profilini ve asil istedikleri ne sizce?
Cok taninmadigim, fakat belli bir dinleyiciye hitap ettigim donemde, muzikal kaygilarin daha yukarida oldugunu goruyorum. Ama mesela dinleyici 'sound' dedigimiz seyi cok fazla onemsemiyor. Yani albumume teknik elestiri cok az geliyor ve ben daha cok elestiri duymak istiyorum. Mesela son albumun kayitlarindan ve soundundan memnun degilim. Ama bu cok az dile getiriliyor. Yani iyi muzik dinleyicisi bulmak cok zor. Dinleyiciler konserine gidip sarkilarini dinleyecegi insani, televizyonda gormus olmayi istiyor. Yani bildigi adami takip etmek istiyor. Populer seylerin gercekten sanat kaygisiyla yapilmis seylere tercih edildigi, insanimizin cok farkli tepkilerle sevebildigi bir ulkede yasiyoruz. Bizim insanimiz cok merhametli; yani acidigi adami da seviyor, duskunu de seviyor; bir donanim var ama bir derinlik aramiyor. Sanatsal bir kaygisi yok, bizim insanimizin.
-Dunden bugune donum noktasi neresi oldu yasaminizin?
Bir tutkuyla, bir askla yaptigim seydir muzik. Zaten olmayanlardan gocunmak gibi bir lukse sahip degildim. Cunku bu benim hezeyanimdi, benim hasretimdi. Ailemden de belli bir zaman cok destek gordum. Isletme mezunuyum ve bu alan icin de zaman icinde bazi teklifler geldi. Kimisi merhametten teklif etti. "Dipteyim Sondayim Depresyondayim" sarkisina kadar, hakikaten cok sancili bir hayat mucadelesi verdim. O sarkinin getirdigi kucuk bir ruzgar, bana konser yapma sansi yaratti. O donem, o sarki olmasaydi, ben sorumluluklarimi yerine getiremiyordum ve direnecek gucum kalmamisti acikcasi. Yani kusup susan bir sarkici olmama ramak kalmisti. O yuzden cok net bir sekilde, o sarki, o sarkinin getirdigi kirilma noktasi diyebilirim.
-Daha once bir radyo programinda kasetlerinizi ucretsiz dagitmak istediginizi soylemistiniz. Konserlerde bilet fiyatlarini da dusuk tutuyorsunuz.
Bu benim inandigim bir sey. Cunku bircok insan icin, bircok hayat icin muzigin, kulturun, sanatin, edebiyatin cok yer etmedigini gozluyoruz. Hatta hayati paylastigimiz bir suru insanin her seyden habersiz oldugunu biliyoruz. Bunu asmanin en onemli yollarindan biri de boyle bir girisimde bulunmak. O insanlari, herhangi bir bedel odemeden alistirmak, isindirmak... Tabi ki sonucta bir emek var; ama ekonomik sorunlar da bir sekilde cozulebilir. Biletler embolik olmali. Cunku karni doymayan adamin ruhuna bir seyler vermek cok zor. Yani yasadigimiz cografyanin kosullariyla ilgili bir sey.
'Benim kafamda bir degisiklik yok'
-Son albumle sanirim populer olma yolundaki cizgiyi astiniz...
Bunun icin, benim bir strateji, bir plan, bir kurgum olmadi. Muzigin icinde; surekli soz yazan ve sarki yapan bir adam olarak kendinizi benim yerime koyun, kendi icimde acilimlara cok ihtiyacim var. Mesela bircok temada bundan sonra bir sey yazmamayi dusunuyorum. Cunku kendimi tuketmek ve tekrara girmek gibi bir kaygim var. Bu gibi degisiklikler disinda, son albumde bu cok populerligi getiren, cok satan, insanlarin yere goge sigdiramadigi bu albumde en ufak bir degisiklik yok. Yani benim kafamda bir degisiklik yok. Sarkilar yine ayni edada, ayni surecte yazildi; ayni adamlarla calistik, ayni beklentisizlik icinde calistik, ayni studyoda yaptik albumu.