Her gidenin bir sebebi var ise, sebep'lerle gidip & kalmayı seçenler arasında yaşanan oyunların, galipleride var elbette. Düşün, kaçınılmaz sonlarda, arkanda kimler olabilecek, düşün, çevrende kaç gerçeklerden örülü duvar var? Gözlerin her gördüğünde, yüreğinin şükredeceği kaç insan var çevrende? Sen, sonsuzluğu düşünürken, ben sonsuzluklarda boğulurken. Cenneti kazanıcam diye, günahlara ahkam kesenlerin arasında boğulmak, bir günahkar gibi yaşamak, adımlarının hepsi çukura batmak, benden çıkan her cümlenin bir adı olduğuna inanmak. Geride kalan zaman, ilerideki zamana, eşitliğini bozacak kadar utançlığın en alt seviyesinde dolaşan serseri bir çocuk. Kalanlar, kaldığı kadar, gidenler, adres değişikliğinde "keşke"lerle yaşanyanlar, farketmeden boğulanlar. Güneşin doğuşundan bu yana, hatıralar içimde kalan sağ'lardan bana, "ben" diyince, sadece tek ve doğru, "sen" diyince yanlışların artı'ları bol bir problem. Gidiş, can çekiş. Saatlerin, günlerin, haftaların, ayların ve yılların ardına saklanan, yalanların, su üstüne çıkışlarıydı içimde kalanlar, işte bu, senden sonra, "seni var sayanlar"...
Aytaç BAYKARA...
"Sen"i var sayanlar...
-
- Üye
- Mesajlar: 25
- Kayıt: Salı, Kasım 24, 2009 11:30
- İsim: Aytaç
- Konum: Bursa