Zifiri
uykusuz kaldım gece öyle bir fallik ki
aklımı başlımdan alıyor karanlığın
al benili unutturması çoğulluğu
çoğullaşmak en büyük utançtır
zifiri bir rezillik
mevsimleşmek yalnızlıkla olurdu
tay gibi hınçlı amma nazik uçar adımlarla
sevişmeye caddelerle
sonbaharın imlası bozuk olurdu
yağmurlar redakte ederdi ağaçları
sonbahar hayatın yanlış yazılmasıydı
yarım yamalak bir sarımtraklık bu
alaca duygularda sakinleşen
titreşen kalplerimizi söküp götüren
berraklığı tutuşmakla sabit saf su
kime nasıl anlatsam gitarlaşırdım
seksi bir bozukluktu yaprakları düşünerek
sevmeyi anlatmak taşlara bile kısıntısız
üstüne üstlük bir de sakar düşlerimiz düellodayken
yalnızlık rollerinin orospulaşmasıyla
işte sırıtıyorum kahkahayla kirpiksizleştim adeta
bu kavgada bir ben kaçak değilim
ellerimin geçmişi tertemiz
şarkısızlığı hiç okşamamış samimiyetle
gözlerim büyüyerek güldüm hep sonrasızlığa
sevmekte kendinden emin olmaktır sonrasızlık
kendine güvenmek şarkısızlığı okşamazken
sonrasızlık aşktır her yönüyle öncesizliği doğrulayan
beni anladığın için teşekkürler
sevgili bücürüm
tek öz eleştirimizdir intihar derdin ya
aynen öyle
uçlaşmak hayatın kıyısında
biz isim yaparsak
ölümle yaparız sadece
hıh
değil mi kutsal sığınağı
sözcüklerimin
şairleşmemizin gün günü rapor edilmesi
yalnızlaşmaya
yazdıkça acıları çoğaltmaktı
ve kara tahtasıydı dudak dudağa olmak
yazmayı özleyen gözlerimizin
Kağan İşçen
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.