O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmayın!
Gözüm o adamın üstünde! Antalya’da, Akdeniz Üniversitesi’nin bahçesi... Ellerinde kalın sopalar, kesici aletler ve taşlarla birbirlerinin üzerine yürüyen genç insanlar...
Polisle çatışıyorlar.
Televizyondan izliyorum.
‘Karşıt görüşlü’ öğrencilermiş...
Benim gözüm o adamın üstünde.
Onu takip ediyorum.
Elinde tabancası, doğrultuyor.
O adam ancak bir provokatör olabilir. Bir tezgahın içindeki kışkırtıcı!
Tersini düşünemiyorum.
Izbandut gibi bir adam.
Simsiyah takım elbiseli...
Simsiyah sakallı...
Saçlarını sıfır numaraya kazıtmış, upuzun boylu...
Bir de alnında dövmesi var:
Hazreti Ali’nin kılıcı Zülfikar’ın dövmesiymiş...
Namluya kurşunu sürüyor, tabancayı doğrultuyor, tetiği çekiyor, kulak tırmalayıcı kurşun sesleri...
Sonra gayet sakin arkasını dönüp koşar adım kaçmaya başlıyor.
Üniversite dışından gelmiş. MHP Antalya İl Başkanı’nın açıklamasına göre, arada bir parti merkezine uğrayan biriymiş ama partili değilmiş. Daha önce birkaç kez gözaltına alınıp bırakılmış... O adam ancak bir provokatör olabilir.
Tersini düşünemiyorum.
Ama bu kadar açık oynanır mı?..
Demokrasiye, istikrara, barış ve huzura bu kadar açık bir tuzak kurulur mu? Söyler misiniz, bu pis oyuna bir kez daha koyun gibi gelecek miyiz?..
Televizyon kameralarının önünde kurşunu namluya sür, tabancanı doğrult, ateşle ve sonra arkanı dönüp sakin bir havada kaçmaya başla...
Apaçık bir provokasyon değilse nedir bu?.. Hangi tezgahın içinde o simsiyah adam?..
Hangi oyunun figüranı?..
Hangi odakların tetikçisi?..
Türkiye’yi istikrarsızlaştırarak darbe ortamlarına sürüklemek isteyen odaklar çok mu çaresiz kaldılar, bu kadar mı sıkıştılar mı?
Bilemiyorum.
Ancak, Akdeniz Üniversitesi’nin bahçesindeki o simsiyah takım elbiseli, simsiyah sakallı, alnında Zülfikar kılıcından dövmeli ve eli tabancalı ızbandut gibi adamı televizyon ekranlarında izlerken içim fena oldu.
Kabus gibiydi.
1950’lerde, 1960’larda, 1970’lerde üniversite gençliğini birbirine düşüren, silahlandırarak birbiriyle çatıştıran o korkunç provokasyonlar gözümün önünden bir film şeridi gibi bir an geçip gitti.
1960’ların sonuyla 1970’lerin başında, kıyısından köşesinden ben de vardım o işlerin içinde. Türkiye’yi darbe ortamına sürüklemek için atılan bomba ve dinamitlere, sıkılan kurşunlara yabancı değildim.
Bugün de benzer bir filmi Türkiye’ye yeniden seyrettirmek istiyorlar. Üstelik baksanıza, çok açık oynamaya başladılar. Gençliği sokağa dökmek istiyorlar. Gençliği birbirleriyle ve devletin güvenlik güçleriyle çatıştırmanın peşindeler.
Hiç kuşkunuz olmasın.
O simsiyah adam, o kapkaranlık provokatör, yani o kışkırtıcı, bu yoldaki çabaların iğrenç simgelerinden başka ne olabilir ki?
Gençler yine sağ sol diye bölünsün. Gençler İslamcı laikçi diye bölünsün. Gençler ülkücü devrimci diye bölünsün. Gençler Sünni Alevi, Türk Kürt diye bölünsün. Çatışmalar üniversitelerden sokaklara taşsın. Böylece darbe ortamları uç versin!
Hayal kurmayın, istenen bu!
Bunlar organize işler!
Evet aynen öyle.
Özellikle 2000’li yılların başından beri Türkiye bir kez daha bu tuzağa düşürülmek isteniyor.
Darbe tertipleri derken, askeri ya da hukuki darbe süreçleri derken, hep bu tuzak anlatılmak isteniyor.
Türkiye’yi ‘düşman kamplar‘a bölecek böyle bir tuzaktan sakınmak isteyenleri, yani referansı demokrasi ve hukukun üstünlüğü olanları çok çetin bir sınav bekliyor.
Akdeniz Üniversitesi bahçesindeki o eli tabancalı, alnı dövmeli, ızbandut gibi simsiyah adam, bana bu topraklarda demokrasiyi bekleyen sınavın çetinliğini bir kez daha anımsattı.
Hasan Cemal
Milliyet / 8 Nisan 2008
O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmayın!
-
- Takımdan
- Mesajlar: 661
- Kayıt: Salı, Şubat 14, 2006 16:17
- İsim: Ahmet
- Konum: İstanbul
-
- Üye
- Mesajlar: 366
- Kayıt: Cumartesi, Ocak 19, 2008 15:52
- İsim: dilan
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
O adamı unutmamalı. İşte o, kalbi gibi sakalları, takımı simsiyah adamı... İşte o karanlık adamdır bizi ağlatan. Ülkemizi batıran ve en acısı; sorsan ülkesini sevdiği için bunu yapmış olacak.. O adam ve asıl onlar gibiler çok oldukça ağlayacağız. Elbet karşı duracağız. Elbet harekete geçmiş olmalı, ya da harekete geçilmişse buna katılacağız ama ya öldürseydi bir genci ya biri gitseydi. Evet o adam bir figüran. O bir kanlı sahne figüranı. Neden sanki TARİH TEKRARI yaşıyor hissine kapıldım. Kim bana verecek bunun hesabını. Bir genç uçsaydı kim açıklayacaktı annesine. O adam unutulmamalı ve hep heryerden çıkacak ve bize de silahını doğrultacak gibi aklımızda kalmalı. O adam bir gerçek. üstelik en kötüsü, evet, figüran. Kanlı sahnelerin, yönetmeni daha kara olan adamların ucuza aldığı bir figüran.
-
- Takımdan
- Mesajlar: 274
- Kayıt: Pazar, Temmuz 30, 2006 09:26
- İsim: Selçuk
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
bu olayların tek suçlusu o karanlık adam mı ?
-
- Üye
- Mesajlar: 366
- Kayıt: Cumartesi, Ocak 19, 2008 15:52
- İsim: dilan
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
o karanlık adamı FİGÜRAN olarak ucuza alan,(bu olayın gerçekleşmesi için) kanlı sahnelerin yönetmenleri gerçek suçlulardır.
-
- Üye
- Mesajlar: 53
- Kayıt: Salı, Haziran 3, 2008 11:59
- İsim: deniz
- Konum: Adana
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
o adamıda o adam gibilerinide unutmayı çok iyi beceriyoruz, malesef bu ülkede unutulmaması gereken çok kişiler var....alnı kılıç dövemeli o adam,93 sivas katliamını yapanlar,hrant dinki kalemi yüzünden vuran ve vurduran...uğur mumcuyu bombalayanı,gaffar okanı tarıyanları,bahriye üçokları bombalayanları ve daha bir çoğu... nasıl bir ülkedeyizki düşünceden korkup silaha ve bombaya yöneliyoruz nasıl insanlarızki bir adamı savunmasızca arkasından vuran 17 yaşında ogün samastı bir kahraman gibi görüp trübünlerden ona destek verip holiganlık yapıyoruz,beyaz beresi moda oluyor, o beyaz bere keşke karanlık beyinleri aydınlatabilseydi, hiç anlamadım ve anlamicam balık hafızasınıda geçtik sanırım kolay sindirir olduk ölümleri çabuk kabullenir olduk vurulmaları ölümleri kabullendik...güçlü olan zayıfı yaşatmıyor gülülükse ellerdeki silahla kanıtlanıyor beyinle değil...bilgi sahibi olmadan fikirlerle dolmuşuz,yaşayıp yaşatmak dururken hem ölmüş hem katil olmuşuz.....
-
- Üye
- Mesajlar: 733
- Kayıt: Perşembe, Kasım 2, 2006 18:42
- İsim: rüştü levent
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
uyumsuzfani sana katılmıyorum..Neden kahraman yapıyoruz hiç düşündün mü?
Sence bır katili neden bu kadar kıişi kahraman görüyor..
Bu arada ben ogün samast konusu hakkında yorum yapıyorum ..Diğer bahsettiğiniz kişi beni alakadar etmez..
Tamam yapmasa daha iyi ama sen bir düşün..Burası türkiye Kaç tane kilisenin meyhaneye döndüğünü gördün..Yok hep restore ediliyor ..Tabi görünenler..Peki hiç yabancı bir ülkede caminin restore edildiğini gördün mü..
Tam olarak bilemiyorum ama Yunanistanda bi camii...Kaç tane mimar ve ustanın, kaç sene çalışarak o dizaynda cami yapacakları daha doğrusu yapmaya çalıuşacakları dizayn daki camiiyi
Mianeresini yıkarak içkili bir bar veya pavyona çevirdiklerini biliyormusun ..
Veya kaç tane filistinli kardeşlerimizin annesiz, babasız veya kaç
anne babanın evlatsız kaldığını..
Ama onları bu hale getirdikleri zaman türkiyede neden bir papazın ölümünden sonra ayaklanan halk veya tüm gazetelere manşet olduğunu gördün..
Örneğin Almanyada kaç türk evinin ateşe verildiği zaman alman basınında kendilerini protesto veya ayıpladıklarını gördün..
Yani konuşmaya gelince baya anlatacak bir şeyler var.
Yaptığını tasdikliyorum demiyorum ama yinede aşağılanacak kadar kötü bir şey yapmadığına inanıyorum...
Sence bır katili neden bu kadar kıişi kahraman görüyor..
Bu arada ben ogün samast konusu hakkında yorum yapıyorum ..Diğer bahsettiğiniz kişi beni alakadar etmez..
Tamam yapmasa daha iyi ama sen bir düşün..Burası türkiye Kaç tane kilisenin meyhaneye döndüğünü gördün..Yok hep restore ediliyor ..Tabi görünenler..Peki hiç yabancı bir ülkede caminin restore edildiğini gördün mü..
Tam olarak bilemiyorum ama Yunanistanda bi camii...Kaç tane mimar ve ustanın, kaç sene çalışarak o dizaynda cami yapacakları daha doğrusu yapmaya çalıuşacakları dizayn daki camiiyi
Mianeresini yıkarak içkili bir bar veya pavyona çevirdiklerini biliyormusun ..
Veya kaç tane filistinli kardeşlerimizin annesiz, babasız veya kaç
anne babanın evlatsız kaldığını..
Ama onları bu hale getirdikleri zaman türkiyede neden bir papazın ölümünden sonra ayaklanan halk veya tüm gazetelere manşet olduğunu gördün..
Örneğin Almanyada kaç türk evinin ateşe verildiği zaman alman basınında kendilerini protesto veya ayıpladıklarını gördün..
Yani konuşmaya gelince baya anlatacak bir şeyler var.
Yaptığını tasdikliyorum demiyorum ama yinede aşağılanacak kadar kötü bir şey yapmadığına inanıyorum...
-
- Site Admin
- Mesajlar: 2607
- Kayıt: Cuma, Haziran 21, 2002 11:11
- İsim: Murat
- Konum: Giresun
- Yaş: 44
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
Sadece insanlık gerek. İnsanlığa insanlık gerek. Bunu tüm dünya için söylüyorum.
Beklediklerim kalır uçan uçurumlarda..
.Terazinin Hüznü.
.Terazinin Hüznü.
-
- Üye
- Mesajlar: 366
- Kayıt: Cumartesi, Ocak 19, 2008 15:52
- İsim: dilan
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
uyumsuzfani yorumu wuuw ağır biraz...doğru ama ağır...herkes kaldıramaz...
iyi tahliller netleştirir olayları....
iyi tahliller netleştirir olayları....
En son mubarezatihayatiye tarafından Perşembe, Haziran 19, 2008 13:32 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
-
- Takımdan
- Mesajlar: 661
- Kayıt: Salı, Şubat 14, 2006 16:17
- İsim: Ahmet
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
Murat'a katılıyorum önce insanlık. Rkoycu'ya ise katılmıyorum; dışarda işler böyle diye bizde de böyle olmak zorunda değil. Ülkemizde her ne kadar müslümanlar çoğunlukta olsa da azınlık haklarının korunması lazım. Hatta belki de daha hassas olmak lazım azınlıklara karşı. Hatta belki bu noktada azınlık diyerek hata bile yapıyor olabilirim. Sonuçta farklı bir dinden olması onun bu ülkenin vatandaşı olduğu gerçeğini değiştirmez. Bu ülkenin vatandaşıysa da herkesle eşit haklara sahiptir. Yaşamak da onun en doğal hakkıydı.
Biz mi medeniyeti yurt dışından öğreneceğiz yoksa onlar mı bizden öğrenecek? Hoş Mehmet Akif Ersoy'un dediği gibi "medeniyet dediği tek dişi kalmış canavar", o da ayrı bir konu ya. Yurt dışında böyle olması bizi haklı çıkarmaz.
Biz mi medeniyeti yurt dışından öğreneceğiz yoksa onlar mı bizden öğrenecek? Hoş Mehmet Akif Ersoy'un dediği gibi "medeniyet dediği tek dişi kalmış canavar", o da ayrı bir konu ya. Yurt dışında böyle olması bizi haklı çıkarmaz.
-
- Admin
- Mesajlar: 2107
- Kayıt: Perşembe, Haziran 3, 2004 21:31
- İsim: Ersin
- Konum: Giresun
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
Her insanın yaşamaya hakkı vardır, kimsenin hayatına kıyılmasını desteklemiyorum tabiki ama farklı bir dinden farklı bir ırktan yada ne olursa olsun bu ülkede yaşayan ve T.C. kimliği taşıyan herkes ilk öncelikle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayı benimsemelidir! Bu ülkede her dinden insan mevcut ve bu insanlara bir yaptırım felanda yok, bu ülkenin vatandaşları arasında bir ayrım yapılmıyor içlerinden bir çoğu ülkede belirli mevki ve yerlerdeler, isteyen istediği dini kendine has yaşıyor her dinin ibadethanesi mevcut.. Dolayısıyla önce T.C. kimliğini taşımayı benimsemek lazım benimsemeyen yaşamasın, durmasın olsun bitsin.
Ahmet azınlık demek haksızlık olur demek ne kadar da basit, kanla canla alınmış bu vatanı o zaman onlara karşı hata yapmayalım diye bölgelere/eyaletlere ayırıp da onlara özerklik mi verilsin..
Atatürk milliyetçiliği, Anadolu toprağını vatan bilen ve "Türküm" diyen her ferdi, hangi ırk veya etnik kökenden olursa olsun bir çatı altında birleştirmiştir.
Ahmet azınlık demek haksızlık olur demek ne kadar da basit, kanla canla alınmış bu vatanı o zaman onlara karşı hata yapmayalım diye bölgelere/eyaletlere ayırıp da onlara özerklik mi verilsin..
Atatürk milliyetçiliği, Anadolu toprağını vatan bilen ve "Türküm" diyen her ferdi, hangi ırk veya etnik kökenden olursa olsun bir çatı altında birleştirmiştir.
En kederli yıldız kayarken dilek tutmuşum...
-
- Üye
- Mesajlar: 733
- Kayıt: Perşembe, Kasım 2, 2006 18:42
- İsim: rüştü levent
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
pyrazine arkadaşım katılmayabilirsin..Çünkü herkes kendi yorumunu yapıyor.
Ama bizim insanlarımıza yapılan onca kötü işkenceye karşılık sadece bir kurşun..
Yukardaki cümleme istinaden söylüyorum;
Kasaba adını tam olarak hatırlayamıyorum..
Bu bahsettiğim kasabada kendi evinde türk vatandaşlara imamlık yapan birinin namaz kılarken evine baskın yapılıyor ..Ve netice ne biliyomusunuz
Bu şahsın ailesindeki bütün bayanlara o imamlık yapan şahsın gözü önünde tecavüz ediliyor..Hemde en ağır işkenceler altında ..
Bunlar gibi olayları peki kaç kişi biliyor TÜRKİYE de veya o bahsettiğim ülke basınının manşetinde..Malesef arkadaşlar bize yapılan o kadar zulme karşılık ve ülkemizde bizi bölmeye çalışan o kadar kişi için yapılana hak veriyorum..
Birde bu bahseidlen papaz mı artık ne ise ölmeden önceki verdiği son röportajda söylediği kelimelerden bir kesit söyleyeyim size''Bu türkler çok cahil hemen kanıyorlar şu an trabzonda 50.000 kişi bulabilirim kendime yandaş'' dediğini okudum..
Bir incil kitabının arasında 100 dolarla kandırdıkları o kadar kişi var ki....
Ama bizim insanlarımıza yapılan onca kötü işkenceye karşılık sadece bir kurşun..
Yukardaki cümleme istinaden söylüyorum;
Kasaba adını tam olarak hatırlayamıyorum..
Bu bahsettiğim kasabada kendi evinde türk vatandaşlara imamlık yapan birinin namaz kılarken evine baskın yapılıyor ..Ve netice ne biliyomusunuz
Bu şahsın ailesindeki bütün bayanlara o imamlık yapan şahsın gözü önünde tecavüz ediliyor..Hemde en ağır işkenceler altında ..
Bunlar gibi olayları peki kaç kişi biliyor TÜRKİYE de veya o bahsettiğim ülke basınının manşetinde..Malesef arkadaşlar bize yapılan o kadar zulme karşılık ve ülkemizde bizi bölmeye çalışan o kadar kişi için yapılana hak veriyorum..
Birde bu bahseidlen papaz mı artık ne ise ölmeden önceki verdiği son röportajda söylediği kelimelerden bir kesit söyleyeyim size''Bu türkler çok cahil hemen kanıyorlar şu an trabzonda 50.000 kişi bulabilirim kendime yandaş'' dediğini okudum..
Bir incil kitabının arasında 100 dolarla kandırdıkları o kadar kişi var ki....
-
- Takımdan
- Mesajlar: 274
- Kayıt: Pazar, Temmuz 30, 2006 09:26
- İsim: Selçuk
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
ülkemizde birçok şey değişmez sayfalarca da tartışılsa... azınlık haklarından bahsediyoruz ama çoğunluk bile birçok hakkını kullanamıyor -ki ülkemizde...
-
- Üye
- Mesajlar: 366
- Kayıt: Cumartesi, Ocak 19, 2008 15:52
- İsim: dilan
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
net bir yorum "çoğunluk bile birçok hakkını kullanmaıyor" evet!
ülkemiz yıllardır,asırlardır yabancı uyruklu ve yabancı din mensubu insanlara beşiklik yapıyor.ülkemizden başka çeşitli ırkların ve dinlerin birbiriyle harmanlaştığı pek de ülke yok doğrusu ama bu güzel bir şey...herkesin aynı toprakta yaşaması...yıldırım, ispanyadan kaçan yahudileri aldı,çerkesler yıllardır ülkemizde artık ırklarını unuttu...kötü olan birşey yok ki aynı toprakta yaşamanın...ama bu hak da verilmeli herkese...ama HERKESE...bunun karşısında sanırım hiçbir mantıklı akım veya fikir duramaz.bir insanın yaşaması,yaşama hakkı, kendisi sırf çoğunluktan farklı diye elinden alınamaz...değilmi?herşeyden önce ben ülkemizde azınlık olduğu için kötü yönde ayrım yapılmalı zihniyetini savunanların bitmesini istiyorum. hepimiz türkiyeliyiz.
hem zaten bakın nasıl TÜRKLEŞiyor insanlar.yasada yazıyor:"türkiye cumhuriyetine vatandaşlık bağı ile bağlı her vatandaş türktür"
muhsin kızılkaya yazmıştı birkaç hafta önce:yabancı futbolcular ya da sporcular diyelim,türkiye cumhuriyeti kimliği alınca hemen türk oluyorlar.bu sadece bizim ülkemizde böyle.ingiliz vatandaşı olursunuz ama ingiliz olamazsınız.ama burada hem türk vatandaşı hem türk olmak bir kimliğe bakıyor...
doğru!o zaman niye bu ülkede yıllardır yaşayan,omuz omuza kan döken ÖTEKİLER azınlık sayılıyor.onlarda aynı kimlik kartını kullanmıyor mu?
daha fazla esnetirsek o KAHRAMANLAR ve onların sahipleri yanılıyor.yani onlar kötü kahramanlar...
ülkemiz yıllardır,asırlardır yabancı uyruklu ve yabancı din mensubu insanlara beşiklik yapıyor.ülkemizden başka çeşitli ırkların ve dinlerin birbiriyle harmanlaştığı pek de ülke yok doğrusu ama bu güzel bir şey...herkesin aynı toprakta yaşaması...yıldırım, ispanyadan kaçan yahudileri aldı,çerkesler yıllardır ülkemizde artık ırklarını unuttu...kötü olan birşey yok ki aynı toprakta yaşamanın...ama bu hak da verilmeli herkese...ama HERKESE...bunun karşısında sanırım hiçbir mantıklı akım veya fikir duramaz.bir insanın yaşaması,yaşama hakkı, kendisi sırf çoğunluktan farklı diye elinden alınamaz...değilmi?herşeyden önce ben ülkemizde azınlık olduğu için kötü yönde ayrım yapılmalı zihniyetini savunanların bitmesini istiyorum. hepimiz türkiyeliyiz.
hem zaten bakın nasıl TÜRKLEŞiyor insanlar.yasada yazıyor:"türkiye cumhuriyetine vatandaşlık bağı ile bağlı her vatandaş türktür"
muhsin kızılkaya yazmıştı birkaç hafta önce:yabancı futbolcular ya da sporcular diyelim,türkiye cumhuriyeti kimliği alınca hemen türk oluyorlar.bu sadece bizim ülkemizde böyle.ingiliz vatandaşı olursunuz ama ingiliz olamazsınız.ama burada hem türk vatandaşı hem türk olmak bir kimliğe bakıyor...
doğru!o zaman niye bu ülkede yıllardır yaşayan,omuz omuza kan döken ÖTEKİLER azınlık sayılıyor.onlarda aynı kimlik kartını kullanmıyor mu?
daha fazla esnetirsek o KAHRAMANLAR ve onların sahipleri yanılıyor.yani onlar kötü kahramanlar...
-
- Üye
- Mesajlar: 366
- Kayıt: Cumartesi, Ocak 19, 2008 15:52
- İsim: dilan
- Konum: İstanbul
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
ayrıca Rkoycu kardeşimizin bahsettiği gibi yurtdışında bizim ırkdaşlarımıza en ağır işkenceler yapılıyor olabilir.ama böyle diye biz de ülkemizdeki farklı ırklara aynı şekilde davranmamalıyız.yoksa ozaman ne farkımız kalırki...ne yaparsak yapalım artık ülkemizde birçok ırk ve din harmanlarştı.ve aynı toprak üzerinde birçok farklı din yaşanıyor ve bunun kötü bir yanı yok... önce, herkes insan.bunun bir ayrıcalığı olmalı...diğer farklılıklar (din, ırk, renk, dil)ikinci sırada...Adventureman azınlıklara özerklik mi verilsin demiş... böyle bir olay şimdi söz konusu bile olamaz ama asırlar önce olmalıydı.bu ülkede diğer ülkeler gibi sadece bir ırk yaşardı... ama olmadı artık herkes bir toprakta...olmadı çünkü canla başla alınmış bu toprakların zaferini o AZINLIK diye küçümsediğimiz ırklara mensup insanlarımızla kazandık...ozaman herkes aynı...daha başka bir söz söylenemez bence...
-
- Üye
- Mesajlar: 53
- Kayıt: Salı, Haziran 3, 2008 11:59
- İsim: deniz
- Konum: Adana
Re: O alnı dövmeli, eli tabancalı simsiyah adamı hiç unutmay
insan hayatı kimsenin değer yargılarına bağlı olarak son bulamaz..bunun hiç bir savunmasını kabul etmiyorum allah için adı altında allahın kuluna kıyılması saçma...düşünce,kalem,insan nekadar savunmasız ve insana yakışır şeyler karşısında ise ne yaptığını bilmez bir takım insanların belli kavramların arkasına sığınıp ellerine aldıkları silahı şuursuzca kullanan canlılar...rkoycu gibi düşünenler malasef bir çok kargaşanın başlamasına sebeb oluyorlar neyse senin kendi düşüncen ve yorum yapmicam sadece katılmıyorum....eğer müslümanlığı bukadar benimsiyorlarsa camiye önem veriyorlarsa insan canına kıyılmaması gerektiğinide bilirler.. onlar öyle yapıyor diye bizde onları vuralım bumudur..ayrıca ben o yazıyı hrant dink için yazmadım sadece....din konusuna çevirdin orda tamamiyle siyasi olan bir şey vardı ve bir ülke gerçeği birileri bu ülkede baş kaldırış ve laikliği vede özgürlüğü istemiyor..delikanlılık masalıyla çocukları elikanlı hale getiriyorlar...savunmasız insanları düşnceleri için birileri harcıyor...din cami kilise bunlar ayrı mevzular..ona bakarsan kendi ülkemizde aynı dili konuşup aynı allaha inan insnaların cem evlerine izin verilmiyor iyi ozman önce buna çözüm bulunsun önce kendi memleketinin insanının ibadet yerlerine baksınlar.".ama yinede aşağılanacak kadar kötü bir şey yapmadığına inanıyorum..." demişsin
kusura bakma ama bu aşşalamağı gerektiriyor..milliyetçilik ülkecilik adına yapılan çoğu şeyler vahşice oluyor..... allah adına diyip insanları diri diri yakmakda aşşalanacak şey değil dimi sana göre...kusura bakma bu düşüncenin hiç bir yerine katılamıyorum.....
kusura bakma ama bu aşşalamağı gerektiriyor..milliyetçilik ülkecilik adına yapılan çoğu şeyler vahşice oluyor..... allah adına diyip insanları diri diri yakmakda aşşalanacak şey değil dimi sana göre...kusura bakma bu düşüncenin hiç bir yerine katılamıyorum.....