özür diliyorum...
ey deniz sana gelip delice sevdiğimi anlatmıştım sende ses çıkarmadan sabahlara kadar dinlemiştin ya, hani zorla bi çay bi kahve hadi bi el daha derken uykundan etmiştim ya seni, hani; ayı benim için lamba, dalgaları hoş sada yapmıştın sonra hadi anlat demiştin ben de sevgimizin sonsuzluğundan bahsetmiştim ya... beni ne kadar sevdiğinden.. oturduğumuz bank, dinlediğimiz şarkı, geçtiğimiz yollar hayallerimiz falan hani.. hani bahçede oynayan çocuklarımız, yaptığımız kaçamak sataşmalarımız, birbirimize okuduğumuz şiirler..
hani bi de şey vardı ya ha evet o istanbul semazenleri, nihavent makamında inleyen nağmeler ruhumu sardı vardı ya, sonra elma şekeri, o ucu bucağı bitmez sahiller gezdiğimiz ülkeler iller falan..
hani o çok severek bakıştığımız gözler, dertlerimize derman olmalar.. geceki kar topu, üzerine döktüğüm pamuk helvanın son lekesi, üşüyerek birbirimize baktığımız ve ısındığımız tohumcuklar, öten mavişimiz, arada bir kahrını çektiğimiz minnoşumuz..
arada herşeyi bırakıp çekilip başbaşa gülüşmelerimiz..
neyse lafı fazla uzattım yine onların hepsi sahteymiş, uyduruktan şeylermiş yani başını boşuna ağrıtmışım be onca zamandır.. kahrımı çektin..
özür diliyorum...
aynalar bunca zamandır hep doğru söylemişsiniz, keşke özenmeseydim o kadar, bıraksaydım yakasıda ütüsüz olsaydı yani...
özür diliyorum...
sayfalar sizden de özür diliyorum, onca kez dediniz safmısın diye hep onu yazmaktan bıkmadın mı diye ama.. ben yeni anladım saf olduğumu...
değerli nağmeler, çok sevdiğim günlüğüm, söylediğim şarkılar, ağladığım göz yaşları, onun için teperek gittiğim yollar..
ah evet sen sevgili bank, rüzgar, yazmaktan bıkmayan kalemim...
özür diliyorum hayallerim, rüyalarım, ideallerim, yaşamım, aldığım nefes,
özür diliyorum kalbim, ruhum...
ben sadece kendimi kandırdığımı sanıyordum halbuki...
hakkınızı helal edin sizleri düşünmedim...
KENDİM...
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Deli yüreğimin delice şeyler anlatmasını bekleme bugün, o gözlerde kaybolmak yok olmak nasıl bir duygu bir bilsen. Ah bir bilsen yokluğun güzelliğini…
Duygusuz diyorsun bana geceleri zihnimde delice dolanırken sen, uyandırıp uykunu bölüp seni deli gibi seviyorum demediğim için duygusuz diyorsun, kendimi değil seni düşündüğümü fark etmiyorsun:!
Alev alev yanarken ben, kıvrım kıvrım kıvranırken sen düşüncelerimde, uğradığın her noktada bıraktığın izleri izlerken izlemekten hoşlanan gözlerim… seni bölmemek için işlerini engellememek için sevdamı susturmam, söylersin elbet bir gün zamanı gelince demem.. duygusuz olduğumdan evet hepsi:!
Evet sıkıntıdan içim içimi yerken, en olmadık şeyler başıma gelip dururken durmadan, durulası olmayan sularda dururken, seni aramamam üzülmeni istememem yine duygusuz olduğum için…
Bizim sevdamız en olası sıradan sevdalar gibi olsun istememem, işi olmadığı zaman değil, canı sıkıldığı zaman değil, uğraşacak bir şey bulamayıp telefonu elime aldığın zaman değil.. her sıradanlar gibi sıradan değil… her an dolu dolu seni yaşayarak olsun istemem sen hissetmesende, evet duygusuz olduğumdan gerek.
Duygusuz olduğumdan ardından şiirler seçip sana okuyorum, okuduğum kitabı senle mütaala ediyorum, yolda yürürken sana tebessüm ediyorum, onun için ağlıyorum, başımı yastığa koyunca sabaha kadar uyumadan seni düşünüyorum.
Sen hissetmesen de bilmesende evet ben çok duygusuzum burada yazılanların hepside duygusuzca kağıda serpilmiş duygusuz bir kalbin yankısı…
Duygusuz diyorsun bana geceleri zihnimde delice dolanırken sen, uyandırıp uykunu bölüp seni deli gibi seviyorum demediğim için duygusuz diyorsun, kendimi değil seni düşündüğümü fark etmiyorsun:!
Alev alev yanarken ben, kıvrım kıvrım kıvranırken sen düşüncelerimde, uğradığın her noktada bıraktığın izleri izlerken izlemekten hoşlanan gözlerim… seni bölmemek için işlerini engellememek için sevdamı susturmam, söylersin elbet bir gün zamanı gelince demem.. duygusuz olduğumdan evet hepsi:!
Evet sıkıntıdan içim içimi yerken, en olmadık şeyler başıma gelip dururken durmadan, durulası olmayan sularda dururken, seni aramamam üzülmeni istememem yine duygusuz olduğum için…
Bizim sevdamız en olası sıradan sevdalar gibi olsun istememem, işi olmadığı zaman değil, canı sıkıldığı zaman değil, uğraşacak bir şey bulamayıp telefonu elime aldığın zaman değil.. her sıradanlar gibi sıradan değil… her an dolu dolu seni yaşayarak olsun istemem sen hissetmesende, evet duygusuz olduğumdan gerek.
Duygusuz olduğumdan ardından şiirler seçip sana okuyorum, okuduğum kitabı senle mütaala ediyorum, yolda yürürken sana tebessüm ediyorum, onun için ağlıyorum, başımı yastığa koyunca sabaha kadar uyumadan seni düşünüyorum.
Sen hissetmesen de bilmesende evet ben çok duygusuzum burada yazılanların hepside duygusuzca kağıda serpilmiş duygusuz bir kalbin yankısı…
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Kısa bir zaman…
Nasıl becerdin bu kadar kısa zamanda bunca büyük yıkımı, nasıl kıydın ya bana, bi dinamitin koca bir binayı yıkması misilli içimdeki tüm güzel duyguları yıktın, filizlenen meyveleri soldurdun, sevgiyi, umudu, inanmayı, insanlara güzel bakmayı ne varsa içimde şirin güzel mahvettin.. nefret kin tohumları ektin her yerime, kötü düşünceler filiz verdi ruhumda, inanmamayı, insanların dolandırıcılığını, nefsimin pervasızlığını portlattı. Mısır taneleri gibi bir bir patladı büyüdü kötülükler içimden taştı. Güzel olan ne varsa çıkartıp attı içimden..
Bu kadar kolaymıydı ya bir ömrü yıkmak! Felaketim oldun sen benim bir elim sakat gözlerim görmüyor şimdi. Hep üşüyorum hiç ısınamadım senden sonra, elimi attığım tüm dallar elimde kaldı, hayallerim soldu, ideallerim kabuğa bağladı ama iyileşmiyor, diabetik hasta misali hissetmiyorum hissizleşen ayağımı..
Felaketim oldun sen, masada kaldım fazla narkozun etkisinden çıkamadım senden sonra, verilen oksijenler karbondioksit oldu kanımda, emboli attı tüm vücuduma her yanım nekrotik. Kalksamda masadan bi şey kalmadı ki bende, bırakın beni bitkisel hayattan daha kötü bi hayata itildim ölmek istiyorum hakkım yok mu buna?
Felaketim oldun sen, kalmadı gözümde hiç bi ışıltı, katran oldu içtiğim her yudum dizildi boğazımda, anamın sesi yankılanır oldu kulaklarımda, oğlum İstanbul büyük şehir dikkat et! Ne İstanbuldu büyük olan ne sen benim iradem küçüktü sadece:!
Felaketim oldun sen, bir kısa zamanda yaşlandırdın beni, saçlarım öyle bir döküldü ki isyan edercesine kalanlar ahenksiz, beyaza döndü umutlarım misali… her tarafım kırışıklar bağladı, genç yaşta yaşlandım anlayacağız, bu yük ağır geldi bana, kendimi tanımak ağır geldi bana…
Felaketim oldun sen sana ….. olsun diyeceğim ama dilim varmıyor, Allahından bul emi!!! Ben buldum zaten
Nasıl becerdin bu kadar kısa zamanda bunca büyük yıkımı, nasıl kıydın ya bana, bi dinamitin koca bir binayı yıkması misilli içimdeki tüm güzel duyguları yıktın, filizlenen meyveleri soldurdun, sevgiyi, umudu, inanmayı, insanlara güzel bakmayı ne varsa içimde şirin güzel mahvettin.. nefret kin tohumları ektin her yerime, kötü düşünceler filiz verdi ruhumda, inanmamayı, insanların dolandırıcılığını, nefsimin pervasızlığını portlattı. Mısır taneleri gibi bir bir patladı büyüdü kötülükler içimden taştı. Güzel olan ne varsa çıkartıp attı içimden..
Bu kadar kolaymıydı ya bir ömrü yıkmak! Felaketim oldun sen benim bir elim sakat gözlerim görmüyor şimdi. Hep üşüyorum hiç ısınamadım senden sonra, elimi attığım tüm dallar elimde kaldı, hayallerim soldu, ideallerim kabuğa bağladı ama iyileşmiyor, diabetik hasta misali hissetmiyorum hissizleşen ayağımı..
Felaketim oldun sen, masada kaldım fazla narkozun etkisinden çıkamadım senden sonra, verilen oksijenler karbondioksit oldu kanımda, emboli attı tüm vücuduma her yanım nekrotik. Kalksamda masadan bi şey kalmadı ki bende, bırakın beni bitkisel hayattan daha kötü bi hayata itildim ölmek istiyorum hakkım yok mu buna?
Felaketim oldun sen, kalmadı gözümde hiç bi ışıltı, katran oldu içtiğim her yudum dizildi boğazımda, anamın sesi yankılanır oldu kulaklarımda, oğlum İstanbul büyük şehir dikkat et! Ne İstanbuldu büyük olan ne sen benim iradem küçüktü sadece:!
Felaketim oldun sen, bir kısa zamanda yaşlandırdın beni, saçlarım öyle bir döküldü ki isyan edercesine kalanlar ahenksiz, beyaza döndü umutlarım misali… her tarafım kırışıklar bağladı, genç yaşta yaşlandım anlayacağız, bu yük ağır geldi bana, kendimi tanımak ağır geldi bana…
Felaketim oldun sen sana ….. olsun diyeceğim ama dilim varmıyor, Allahından bul emi!!! Ben buldum zaten
-
- Site Admin
- Mesajlar: 2607
- Kayıt: Cuma, Haziran 21, 2002 11:11
- İsim: Murat
- Konum: Giresun
- Yaş: 44
Re: KENDİM...
Arkadaşlar katılımlarınız ve bu güzel yazılar için sonsuz teşekkürler fakat lütfen eser sahibinin bilgilerini ekleyin sizinse sizinkini..
Beklediklerim kalır uçan uçurumlarda..
.Terazinin Hüznü.
.Terazinin Hüznü.
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
bu sayfaya yazdıklarım bana aittir.. zaten başkalarının yazısını yazarsam altına adını eklemeyi ihmal etmem. yanda isimler yazıyor diye altına yazma gereği duymuyorum sadece.. saygılarımla
SAİD
SAİD
-
- Site Admin
- Mesajlar: 2607
- Kayıt: Cuma, Haziran 21, 2002 11:11
- İsim: Murat
- Konum: Giresun
- Yaş: 44
Re: KENDİM...
Ben de onu diyorum said işte lütfen yazıver kendinizinse kendinizin ismini başkasınınsa kiminse onun bilgilerini..
Beklediklerim kalır uçan uçurumlarda..
.Terazinin Hüznü.
.Terazinin Hüznü.
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Hani hep diyorsun ya ben söyledikten sonra ne anlamı var! Kendisi anlamalı hatasını…
Hep susuyorum içimde biriktiriyorum senden gelen darbeleri, sen hissetmiyorsun aldırmıyorsun, bazen dayanamıyorum gözlerimden akan yaşları durduramıyorum, ama sen duymuyorsun hiç hissetmiyorsun içimdeki kırgınlıkları, uykusuzluğumu, ufak kelimelerinin zihnimi bir bakteri,bir prion gibi kemirmesini,
İnsan neden bu kadar ağlar bilmek istemezsin hiç, sana olan kırgınlıklarım hep içimde kaldı, hep yaktı beni kavurdu çöle döndürdü her yerimi, sana kaktüsüm diyordum hep ama sen beni çöle dönderiyorsun. Yorgunum hemde çok hiç olmadığı kadar, senden gelen tüm yaralar birikmiş ben görmezden gelsemde duruyorlar bir tarafta..
Belki ufak şeyler minnacık zararsız, ama gel bunu yüreğime anlat. Ben seni hiç kimseyle hiç bir şeyle bi an bile paylaşamam ama sen bunu anlamıyorsun. Anlamanı bekliyorum bende ama ne yazıkki!!!
Telefon çalıyor sen arıyorsun, inanki hüngür hüngür ağlıyorum, sözde kaldı erkekliğim… ama telefon bile anladı içimdeki küskünlüğü şarjı bitti. Açmaya uzanırken titreyen ellerim sevinsemi yoksa üzülsemi anlamadı inan. Şimdi sesim titriyor canın mı sıkılıyor diye soruyorsun ya ben ne desem ki sana evet sıkılıyor ağladığımı anlamıyor musun ya kendimi zorla tuttuğumu duyma diye
Ne diyeyim ki sana, bu aşka, insanlığa, evet canım çoook sıkılıyor, ve çok yorgunum inan. Ama…
said...
Hep susuyorum içimde biriktiriyorum senden gelen darbeleri, sen hissetmiyorsun aldırmıyorsun, bazen dayanamıyorum gözlerimden akan yaşları durduramıyorum, ama sen duymuyorsun hiç hissetmiyorsun içimdeki kırgınlıkları, uykusuzluğumu, ufak kelimelerinin zihnimi bir bakteri,bir prion gibi kemirmesini,
İnsan neden bu kadar ağlar bilmek istemezsin hiç, sana olan kırgınlıklarım hep içimde kaldı, hep yaktı beni kavurdu çöle döndürdü her yerimi, sana kaktüsüm diyordum hep ama sen beni çöle dönderiyorsun. Yorgunum hemde çok hiç olmadığı kadar, senden gelen tüm yaralar birikmiş ben görmezden gelsemde duruyorlar bir tarafta..
Belki ufak şeyler minnacık zararsız, ama gel bunu yüreğime anlat. Ben seni hiç kimseyle hiç bir şeyle bi an bile paylaşamam ama sen bunu anlamıyorsun. Anlamanı bekliyorum bende ama ne yazıkki!!!
Telefon çalıyor sen arıyorsun, inanki hüngür hüngür ağlıyorum, sözde kaldı erkekliğim… ama telefon bile anladı içimdeki küskünlüğü şarjı bitti. Açmaya uzanırken titreyen ellerim sevinsemi yoksa üzülsemi anlamadı inan. Şimdi sesim titriyor canın mı sıkılıyor diye soruyorsun ya ben ne desem ki sana evet sıkılıyor ağladığımı anlamıyor musun ya kendimi zorla tuttuğumu duyma diye
Ne diyeyim ki sana, bu aşka, insanlığa, evet canım çoook sıkılıyor, ve çok yorgunum inan. Ama…
said...
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Seni sevmek; gecenin en koyu anında, çekip elini günahtan
canım yazmakda....
Seni sevmek; gelen her harfde seni yaşamak..
Seni sevmek; nasılsın deyişinle yeniden canlanmak,
yeniden doğmak, asvrulmak yeniden hayata..
Seni sevmek; ağlamakla bitmeyen günün sabahımda,
koynundan kaçtığın yalanların uzağında
RABBİN KATINDA
said
canım yazmakda....
Seni sevmek; gelen her harfde seni yaşamak..
Seni sevmek; nasılsın deyişinle yeniden canlanmak,
yeniden doğmak, asvrulmak yeniden hayata..
Seni sevmek; ağlamakla bitmeyen günün sabahımda,
koynundan kaçtığın yalanların uzağında
RABBİN KATINDA
said
-
- Takımdan
- Mesajlar: 606
- Kayıt: Perşembe, Mart 6, 2008 02:17
- İsim: vErda
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Bütün yazıların için topluca bir yorum yapıyorum ruhuna sağlık said çok güzel ellerin dert görmesin..
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
okuyan gözlerine yorum yapan yüreğine sağlık verda beni mutlu ettin
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
O kadar yoğunsun ki aklımda, sanki balmumu ile dolduruldu zihnim, hiçbir şey düşünemiyorum öylece oturmuşum bi köşeye senden gelecek ufak bi kelamı bekliyorum..
Ne var yani başkasına kızdığın zaman beni böyle çaresiz uzak bırakmasan, paylaşsan azıcık yaşadıklarını, hem ben bu kadar çaresiz hüzünlü kalmam uzaklarda hem de.. hemdesi yok aslında,
Keşke sevmeseydim…
Keşke zamansız sevmeseydim…
Keşke girmeseydin hayatıma hiç...
Keşke…
Keşke…
Keşke…
Ne var yani başkasına kızdığın zaman beni böyle çaresiz uzak bırakmasan, paylaşsan azıcık yaşadıklarını, hem ben bu kadar çaresiz hüzünlü kalmam uzaklarda hem de.. hemdesi yok aslında,
Keşke sevmeseydim…
Keşke zamansız sevmeseydim…
Keşke girmeseydin hayatıma hiç...
Keşke…
Keşke…
Keşke…
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Mahkum misali kuduruyorum hücremde,
Sevgi denen soysuza kızıyorum,
Beni sana seni bana hapsettiği için…
Yanımda tüm hüznümü paylaşan bir bardak çayım,
Yanında yastık altı yapmaya çalıştığım kırgınlıklarım,
Ve kağıttan uzak kan damlayan kalemim…
Söyleyemediğim sözlerim var içimde,
Dilimde sessiz çığlıklar,
Perişan oldu gözyaşları…
Karanlıklar üstüme üstüme geliyor,
Bunalıyorum arkadaş anlamıyor musun,
Yav bırakın beni ne olur çıldıracağım…
said...
Sevgi denen soysuza kızıyorum,
Beni sana seni bana hapsettiği için…
Yanımda tüm hüznümü paylaşan bir bardak çayım,
Yanında yastık altı yapmaya çalıştığım kırgınlıklarım,
Ve kağıttan uzak kan damlayan kalemim…
Söyleyemediğim sözlerim var içimde,
Dilimde sessiz çığlıklar,
Perişan oldu gözyaşları…
Karanlıklar üstüme üstüme geliyor,
Bunalıyorum arkadaş anlamıyor musun,
Yav bırakın beni ne olur çıldıracağım…
said...
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Bırakın ağlayayım ya,
Bırakın beni, sevmek istemiyorum…
Al omzuma koyduğun başını oradan
Orası orası benim kalsın bari bırakda…
İçimdeki kokunu yangına ver gitsin,
Bakışlarını dilim dilim parçala…
Al ya şu gülüşünü ne olursun,
Kelimelerini sil zihnimden derbederim…
Bırak ne olursun ya,
Tutsaklık bana göre değilmiş
Özgürlüğü tadanlardan duydum,
Bırak bi hava alayım olmaz mı,
Bi gün ışığına doyayım,
Sonra yalnızlığın tadını çıkarayım sahilde delicesine…
Ne olursun bırak beni,
Ben ya ben çaresizim, çıldırıyorum…
Yok mu bi insaf sahibi kurtarın beni!
said...
Bırakın beni, sevmek istemiyorum…
Al omzuma koyduğun başını oradan
Orası orası benim kalsın bari bırakda…
İçimdeki kokunu yangına ver gitsin,
Bakışlarını dilim dilim parçala…
Al ya şu gülüşünü ne olursun,
Kelimelerini sil zihnimden derbederim…
Bırak ne olursun ya,
Tutsaklık bana göre değilmiş
Özgürlüğü tadanlardan duydum,
Bırak bi hava alayım olmaz mı,
Bi gün ışığına doyayım,
Sonra yalnızlığın tadını çıkarayım sahilde delicesine…
Ne olursun bırak beni,
Ben ya ben çaresizim, çıldırıyorum…
Yok mu bi insaf sahibi kurtarın beni!
said...
-
- Üye
- Mesajlar: 122
- Kayıt: Salı, Aralık 16, 2008 15:27
- İsim: said
- Konum: İstanbul
Re: KENDİM...
Oda güzel şiir yazardı dedin ya,
Utandı tüm şiirlerim yüzlerini çevirdi…
Oda güzel şiir yazardı dedin ya,
Artık ellerim gitmiyor harflere,
Sen demiyor hiçbir harf, kelimeler yoksun senden…
Ben olmasam benim yerime şu an herhangi biride olsa sen yine aynı duyguları aynı aşkı yaşayacaktın,
Nasıl fark ettiğimi sorma zaten o ayrı bi muamma…
Hani dedin ya işte ayrıldıktan sonra onla, sanki onu görecekmişim gibi hissettim ve o gün karşılaştım, yani benimle birlikte olduğun dönemde ama o kadar heyecanlı olduğun o anki kelimelerinde bile o kadar sıcak hissediliyordu ki.. ellerimi yaktın yüreğimi de sildin gitti be gonca çiçeğim…
Bi günde o kadar çok yıkıldım ki, sanki günler asır oldu da tüm dertler sığabildi ancak…
Hep çok değerli olduğumu çok sevdiğini söylüyorsun ya, inanmıyorum şu an hemde hiç.. senin ki sadece kendin için sevmek benle alakası yok yani… ne sözüm geçiyor yanında ne de… hep bu ikinci nedeleri üç noktayla bitiriyorum fark ettin mi
Hani yazmıştın ya ‘istesem her istediğimi yapar birini bile söylemem sana, sende kesinlikle duymazsın bile’ ama sen bu kelimeleri söylerken benim halimi görseydin üzüntüden konuşamaz olurdun inan, anlamıyorsun beni hemde hiç biricik zambağım.. sen başkasına kızıp veya ufak bi lafa çelişip, iyi geceler sana gibi soğuk bir cümle kurup sıcak yatağına çekildiğinde.. ben sabahlara kadar tir tir titriyorum, üzerimde ne bi mont var ne de… yine üç nokta.. senin aldığın gömlekle ısınmaya çalışıyorum.. oda dışımı yakarken içimi parçalıyor, ellerimde kor tutar gibiyim..
Bu gece ne yazsam ne kadar yazsamda dindiremem acılarımı inan…
Şimdi düşündümde ne kadar çok üzülmüşüm ben, ne kadar çok şeyimden vazgeçmişim fark etmeden, ne kadar yalnızmışım,
Ve sen ne kadar kızgınsın bana ne kadar uzak… dediğin gibi belki sana en mutlu anları yaşatamadım ama en acılarını yaşattım istemeden ama o acı anları fark edip düzeltmeye çalıştım ben ruhsuzlaşırken aşağılarda.. ve sen bana o kadar acı çektirdin ki hiç farkında bile değilsin…
Kelimelerin zehir bana…
Kelimelerin ruhuma mızrak, gönlüme hicran… artık aramayacağım seni adını bile duymak istemiyorum diyorum ama, evet ama bağımlı olmuşum
Bu gece hüzün aktı kalemimden…
Bu gece kan kusuyor ruhum…
Hüzünlüyüm dostlar affedin…
said...
Utandı tüm şiirlerim yüzlerini çevirdi…
Oda güzel şiir yazardı dedin ya,
Artık ellerim gitmiyor harflere,
Sen demiyor hiçbir harf, kelimeler yoksun senden…
Ben olmasam benim yerime şu an herhangi biride olsa sen yine aynı duyguları aynı aşkı yaşayacaktın,
Nasıl fark ettiğimi sorma zaten o ayrı bi muamma…
Hani dedin ya işte ayrıldıktan sonra onla, sanki onu görecekmişim gibi hissettim ve o gün karşılaştım, yani benimle birlikte olduğun dönemde ama o kadar heyecanlı olduğun o anki kelimelerinde bile o kadar sıcak hissediliyordu ki.. ellerimi yaktın yüreğimi de sildin gitti be gonca çiçeğim…
Bi günde o kadar çok yıkıldım ki, sanki günler asır oldu da tüm dertler sığabildi ancak…
Hep çok değerli olduğumu çok sevdiğini söylüyorsun ya, inanmıyorum şu an hemde hiç.. senin ki sadece kendin için sevmek benle alakası yok yani… ne sözüm geçiyor yanında ne de… hep bu ikinci nedeleri üç noktayla bitiriyorum fark ettin mi
Hani yazmıştın ya ‘istesem her istediğimi yapar birini bile söylemem sana, sende kesinlikle duymazsın bile’ ama sen bu kelimeleri söylerken benim halimi görseydin üzüntüden konuşamaz olurdun inan, anlamıyorsun beni hemde hiç biricik zambağım.. sen başkasına kızıp veya ufak bi lafa çelişip, iyi geceler sana gibi soğuk bir cümle kurup sıcak yatağına çekildiğinde.. ben sabahlara kadar tir tir titriyorum, üzerimde ne bi mont var ne de… yine üç nokta.. senin aldığın gömlekle ısınmaya çalışıyorum.. oda dışımı yakarken içimi parçalıyor, ellerimde kor tutar gibiyim..
Bu gece ne yazsam ne kadar yazsamda dindiremem acılarımı inan…
Şimdi düşündümde ne kadar çok üzülmüşüm ben, ne kadar çok şeyimden vazgeçmişim fark etmeden, ne kadar yalnızmışım,
Ve sen ne kadar kızgınsın bana ne kadar uzak… dediğin gibi belki sana en mutlu anları yaşatamadım ama en acılarını yaşattım istemeden ama o acı anları fark edip düzeltmeye çalıştım ben ruhsuzlaşırken aşağılarda.. ve sen bana o kadar acı çektirdin ki hiç farkında bile değilsin…
Kelimelerin zehir bana…
Kelimelerin ruhuma mızrak, gönlüme hicran… artık aramayacağım seni adını bile duymak istemiyorum diyorum ama, evet ama bağımlı olmuşum
Bu gece hüzün aktı kalemimden…
Bu gece kan kusuyor ruhum…
Hüzünlüyüm dostlar affedin…
said...
-
- Takımdan
- Mesajlar: 1754
- Kayıt: Salı, Şubat 12, 2008 17:06
- İsim: SERAP
- Konum: Trabzon
Re: KENDİM...
Yüreğine sağlık Said bu yazdığın yazı çok güzeldi...Hüzünler işte böyle de güzel yazılar çıkarıyor ortaya...